Sosyal Medyadaki Yanlış Bilgiler Aşı Karşıtlığına Neden Oluyor

Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi dönemine çözüm olarak koronavirüsüne karşı geliştirilen aşılar hakkında sosyal medyada paylaşılan bilgiler, aşıyla ilgili bireyleri etkileyerek endişe duymalarına neden oluyor. Yapılan araştırmalar, yüksek takipçi sayısına sahip hesapların kasıtlı olarak yanlış bilgi yayarak aşı karşıtlığına sebep olduğunu belirtiyor.

Hayatımızı 2019 yılı Aralık ayından bu yana etkisi altına alan koronavirüs salgını 2021 Ekim ayı itibariyle 5 milyona yakın cana mal oldu. Koronavirüse karşı en etkili silah olan ve bilimsel olarak etkileri kanıtlanmış aşılar virüse karşı toplumun güvenliğini sağlıyor. Kısa süre sonra üretilmeye başlanan aşılar hakkında kasıtlı olarak yayılan yanlış bilgiler ise halk sağlığını tehlikeye atıyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de uygulanan aşılar hakkında sosyal medyada paylaşılan bilgiler, aşıyla ilgili olumsuz görüşü olmayanları da etkileyerek, endişelenmelerine neden oluyor. 

Öğretim Üyesi Dr. Onur Varol’un danışmanlığında, Sabancı Üniversitesi’nden Özgür Can Seçkin, Ege Ötenen, Umut Duygu ve Edinburgh Üniversitesi’nden Aybüke Atalay ile teyit.org ekibinden Mert Can Yılmaz Türkiye’de aşı karşıtlığı üzerine yaptıkları çalışmalarla aşı karşıtlığı konusunda bazı soruları açığa kavuşturdu. Twitter üzerine gerçekleştirilen çalışmalarda hashtaglerin yaklaşık 101 bin kullanıcı tarafından kullanıldığı tespit edildi. En aktif ve etkileşimi en yüksek yüzde 5’lik kısmında elde edilen analizler kapsamında, aşılar hakkında kasıtlı olarak en az iki farklı yanlış bilgi yaydığı görülen 36 yüksek takipçi sayısına sahip hesap ve en etkileşimli twitter hesaplarının saptandığı belirtildi.

Twitter Etiketleri Yanlış Bilginin Sebebi

Araştırmacılar, Teyit Akademi iş birliği ile yapılan çalışmanın bir ilk olma özelliği taşıdığını belirterek literatürde aşı karşıtlığını inceleyen çalışmaların olduğunu ancak Türkiye’de aşı karşıtlığını anlayabilmek için Akademi Teyitçi ile yapılan ilk çalışma olma özelliğini de taşıdığını söyledi. Çalışmanın hem doğrulama kuruluşları hem de halk sağlığı alanında çalışanlar için önemli olabilecek ipuçları içerdiğini, gelecek iş birlikleri için de bir model olabilmesi oldukça önemli. Araştırmacılar ayrıca, yanlış bilgi yayan aktörlerin tespiti için kullanılan hashtaglar üzerinde durarak Twitter etiketleri üzerinde yapılan araştırmalara göre yüksek takipçi sayısına sahip hesapların kasıtlı yanlış bilgi yayarak sosyal medyada aşı karşıtlığına sebep olduğunu belirtiyor.

Yanlış Bilgiler Dezenformasyona Yol Açıyor

Araştırmacılar, özellikle dezenformasyon aktörleri tarafından aşılara ilişkin yaratılan kafa karışıklığı, çarpıtılan veya direkt olarak uydurulan yan etki verileri ve yeni varyantlara ilişkin kurulan iddiaları doğrulamaya tabii tutmanın veya çürütmenin çoğunlukla kolay olduğunu söylerken veri okuryazarlığındaki eksiklik ve doğrulama yanlılığı gibi bilişsel bazı zaafların bu alıntıları göz önüne serdiğini belirtiyor. Araştırmacılar aşı karşıtı çalışmaların devamının geleceğini de ifade ederek Twitter’da dezenformasyona sebep olanlar tarafından ‘yaratılan’ komplo teorilerinin gerçek niyetlerine dair spekülasyonlara ilişkin verilere dayanan bir değerlendirme yapmak ve bu değerlendirmeyle insanları ikna etmenin zor olduğunu, bireylerin koronavirüs aşılarına ilişkin yayılan yanlış bilgilere karşı daha savunmasız olduğunu ve yanlış bilgiye inanmaya daha eğimli olduklarını da tespit etti.

Neden Twitter? 

Bireyler üzerinde anlamlı çıkarımlarda bulunmak için sosyal medya ve özellikle de Twitter üzerinde yaptıkları çalışmaların kapsamlı birer kaynak olduğunu söyleyen araştırmacılar, sosyal medya platformları ve özellikle de Twitter’ın, bireylerin gerçek hayattaki davranışlarına dair anlamlı çıkarımlarda bulunabilecek birer kaynak olduğunu, günlük yaşamın dijitalleşmesiyle birlikte Twitter’ın Türkiye’de hatırı sayılır büyüklükteki bir grup insan için çevrelerinde yaşananlara dair haberleri edindikleri temel kaynaklardan biri haline geldiğini belirtti. Ek olarak Twitter’ın, Facebook ve Instagram gibi alternatiflerine göre, veri toplama ve analizinde daha geniş imkânlar sağladığını vurguladı.

Haber: Abdulrezzak Kılıç, Fatma Nur Günseven

0

Misyon

Vizyon

İletişim

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ
DUMLUPINAR BULVARI KONYAALTI / ANTALYA
Tel: 0 242 310 15 30
Tel: 0 242 310 15 31