AKİL Haber Ajansı'nın bu yıl düzenlenen tanışma toplantısı Gazeteci-Yazar Tuluhan Tekelioğlu’nun katılımıyla gerçekleşti. AKİL Haber Ajansı'na özel açıklamalarda bulunan Tekelioğlu, geleceğin gazetecilerinin sorularını cevapladı.
AKİL- Sizi gazeteci olmaya iten neydi?
TT-14 yaşında babamla izlediğim Ateş Altında isimli filmi izlemiştim ve oradaki gazetecinin insanların yaşadığını dünyaya anlatmasından çok etkilenip o an tutkuyla gazeteci olacağım demiştim.
AKİL-Yeni gösterime giren Efsaneler belgeseliniz için çok tebrik ederiz. Sizce nasıl efsane olunur?
TT-Efsane olmanın temel kriterleri vardır. Bir işi tutkuyla yapmak, iki çok çalışmak, üç vazgeçmemek ve son olarak kuşaktan kuşağa dokunuyor olmak. Kolay değil efsane olmak.
“Vicdan temelli gazeteciliğin gerçek gazetecilik olduğunu düşünüyorum.”
Tekelioğlu meslek hayatı boyunca birçok engeli aştığını belirtirken, “Gazetecilik mesleğiniz boyunca hiç vicdanınızı kaybettiğiniz bir an oldu mu?” sorusuna, “Tam tersine vicdanımın beni ayakta tuttuğunu düşünüyorum. Vicdan temelli gazeteciliğin gerçek gazetecilik olduğunu düşünüyorum. Vicdanımı seçtiğim zamanlar işsiz bırakıldığım oldu ama bu benim yaşam düsturum ve temel kişiliğim bu olduğu için sarsılmadım hep bir yol buldum, bir engel çıkarsa karşınıza o engelin üstünden atlamak sizin elinizde mutlaka o yolu bulacaksınız. Hayat böyle bir şey zaten” yanıtını verdi.
AKİL-Türkiye’de medyanın tekelleşmesinin nedeni nedir?
TT-Gazetecinin kendileridir çünkü sendikalaşamadık. Her birimiz birer star gibi gördük kendimizi, hepimizi birer birer harcadılar. Oysa kalemler buluşsa bir sendika altında bin kalemi kırabilir misiniz? Hayır. Bence gazeteciler yüzünden oldu bu ne yazık ki sendikalaşamadık, oysa dünyada gazeteciyi koruyan en temel şey gazetecinin sendika altında toplanmasıdır.
“Zorlukları seçen insanların her zaman değerli işler yaptığını düşünüyorum”
Genç gazeteci adayların sorularına içtenlikle cevap veren Tekelioğlu, meslek hayatında yaşadığı zorlukları şu cümlelerle dile getirdi: “Bu ülkede yaşan bir gazeteci olarak zaten ülkenin temelin temel hak ve özgürlükler konusunda zorluklarımız olduğu için bu temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir ülkede gazetecilik yapmak çok zor. Günümüzde birçok gazeteci ya işsiz bırakılıyor ya hapislerde çürüyor ya da engelleniyor, yani birçok zorlukları var. Zorlukları seçen insanların her zaman değerli işler yaptığını düşünüyorum, kolay yoldan zengin olmak yerine zor yollardan topluma değmek bence en büyük mutluluk.”
“İstanbul Sözleşmesi kadınları koruyan çok önemli bir sözleşme”
İstanbul Sözleşmesi hakkında da konuşan Tekelioğu, sözleşmenin kaldırılmasında pandeminin etkisinin büyük olduğu söylerken bunu kaldırılmış olarak görmediğini ve bunun için gerekli çalışmalara katkı sağladığını belirtti.
TT: Ne yazık ki pandeminin etkisi çok büyük, pandemiden dolayı biz çıkıp sesimizi duyuramadık. İstanbul sözleşmesi kadınları koruyan çok önemli bir sözleşme ve İstanbul da imzalanmıştır diğer anlamı budur. Bugün ki iktidar bunu kaldırdığını düşünebilir ama bizler var oldukça ve kadına şiddet devam ettikçe ilerde bunu mutlaka dile getireceğiz. Bunu kaldırılmış olarak görmüyoruz ve bunun için gerekli olan her şeyi sivil toplum örgütleri, kadın örgütleriyle beraber sürdürüyoruz.
AKİL-Türkiye’de kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete neden çözüm bulunamıyor?
TT-Temel bir eğitim sorunu bence, aynı zamanda genel iktidarın bununla ilgili bir çözüm bulmak istememesiyle kaynaklı. İstanbul Sözleşmesi’nin uygulandığı tarihlerde kadına karşı şiddet çok azalmıştı biz bunu gördük dolayısıyla bir gerekli cezai yaptırımlarla bunu engelleyebiliriz iki kadına bakışla da çünkü kadından korkan bir zihniyet söz konusu zamanımızda ama bu zihniyeti yine kaldıracak olanlar kadınlardır. Ben yeni Havvalara çok güveniyorum bu konuda.
AKİL-Medyada çok sesliliğin önemi nedir?
TT: Özgürlük demek çok seslilik, tek renkli bir dünyada yaşamak çok kötü olurdu. Medyanın kamuoyu sorumluluğu var. Yaptığımız iş çok ciddi bir iş aslında. Doktorluk gibi nasıl doktor insanların hayatını kurtarıyorsa biz de insanlara gerçekleri öğrenmeleri için çaba harcayan meslek grubuyuz bunu için çok sesli olması lazım medyanın. Demokrasiyi iyi sağlayan şeylerden bir tanesi basın özgürlüğüdür, bunun için iki tarafında çabasına ihtiyaç var tek başına olmaz. Aynı zamanda okuyucunun demokrasiyi istemesi, savunması ve talep etmesi gerekir
Haber: Yaşar Soylu – Devrim Tunç- Güldeste Demirtaş
Son güncelleme: 13.03.2023 22:17:32