Akdeniz Üniversitesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi Fatma Şahin aynı zamanda da 7 yıldır Türkçe öğretmeni. Mesleğini severek yapan Fatma öğretmen, kendisine yeni deneyimler katmak için yola çıktı. Öğrenciliği ‘yolda olma durumu’ olarak tanımlayan Fatma öğretmen, bu yola çıkmak isteyen herkesin bir an önce biletlerini almalarını tavsiye ediyor. Öğrenmenin yaşı olmadığını belirten Şahin, çocukluk hayali olan gazetecilik mesleğine ilk adımını atmanın heyecanı ile yaşıyor.
Türkiye’nin farklı illerinde öğretmenlik yapan ve şu an Antalya’da özel bir kurumda çalışan Fatma Şahin 30 yaşında ve tıpkı kendi öğrencileri gibi o da bir öğrenci. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü birinci sınıf öğrencisi olan Fatma öğretmen ile Akil Haber Ajansı olarak, öğretmenlik ve çocukluk hayali olan gazetecilik mesleği hakkında konuştuk.
“17 yaşında, geleceğe mektup yazdığımız bir edebiyat dersinde
kendimi hep gazeteci olarak hayal ediyordum”
Halihazırda Türkçe öğretmeniyken sizi gazetecilik okumaya karar vermeye iten sebep neydi ve başlangıçta endişeleriniz var mıydı?
Aslında beni Türkçe öğretmeni olmaya iten sebebin tam tersiydi. 17 yaşında, geleceğe mektup yazdığımız bir edebiyat dersinde kendimi hep gazeteci olarak hayal ediyordum; bir derginin, gazetenin içinde bir yerlerde yazan bir hayaldi o. Ama dönemin şartları ve aile ısrarı derken kendimi öğretmen olarak buldum. Sonra 30 yaşına geldiğinde insan kendine pek çok soru soruyor tabii; kendime yıllar evvel yazdığım o mektubun neresindeyim diye sordum ve sonra sınava girdim, şimdi ise gazetecilik öğrencisiyim.
Sınıf arkadaşlarınızın birçoğuyla aranıza büyük yaş farkı var haliyle, bu size nasıl hissettiriyor?
Sadece derste zaman zaman müdahale etme ihtiyacı hissediyorum. Sınıf arkadaşlarım çok genç olduğu için onları öğrencilerim gibi hissediyorum. Rol çatışması yaşıyorum ama hem öğretmen hem öğrenci olmak çok keyifli.
Hem öğretmenliğin hem öğrenciliğin getirdiği sorumluluklar sizi zorluyor mu?
Hayır, beni çok zorlamıyor. Belki de şu an evden çalıştığım için çok zorlanmıyorum ama okulda olsam git gel çok zor olabilirdi. O noktada bir tercih yapmam gerekecekti belki de.
Peki, çevrenizdeki insanlar bu durumu nasıl karşıladı?
Çevremde bu kararıma kimse şaşırmadı, çünkü beni tanıyan herkes yazmayı ve araştırmayı çok sevdiğimi biliyor, üstelik bu benim hep hayalimdi. Hayalimi gerçekleştirdiğimi bilen herkes takdirle karşıladı.
“Başlamaktan korkmak bizi sadece alıkoyar”
Gelecek planlarınız neler?
Gelecekte gerçekten bir gazetede olmak istiyorum. Bir haberin peşinde olmak, araştırmak beni çok mutlu edecek. Sadece hobi olsun diye değil, günün birinde bir gazetede haberim yayınlansın diye okuyorum.
Son olarak, başlamaktan korkanlara ve her şey için geç olduğunu düşünenlere ne söylemek istersiniz?
Başlamaktan korkmak bizi sadece alıkoyar. Ben de çok daha erken başlayabilirdim ama hep bir bahanem vardı. Bahaneler bitmez. Mutlu olduğumuz bir şeyi yaparken, okurken gittiğimiz yol zor da olsa o engelleri aşmak mümkündür. İnsan inanmadan, mutlu olmadan üretemez çünkü. Öğrenci olmak, bir yolda olma hali benim için. Yolum uzun ve keyifli. Yola çıkmak isteyen herkesin bir an önce biletlerini almalarını tavsiye ediyorum. Başlamazsak bitmez.
Söyleşi: Emine Özdemir
Son güncelleme: 12.03.2023 22:33:50