Teknolojinin gelişmesiyle birlikte dönüşüm yaşayan toplumsal, kültürel değer ve inançlara bir yenisi daha ekleniyor. Yapay zeka ile geliştirilen robot din görevlileri, dünyada bazı ibadethanelerde göreve başladı. Ancak bu durum, ‘Tekno-dindarlık’ terimiyle nitelendirilen dijital din adamlarının, toplumların inanç sistemleri üzerinde nasıl bir etki yaratacağı tartışmalarını da alevlendirdi. Henüz Türkiye’de yapay zeka din görevlileri bulunmuyor ama olursa büyük tartışma yaratacak gibi görünüyor.
“Yapay Zeka, Toplum ve Dinin Geleceği” başlığıyla yayımladığı makalede gelecekte sosyal yaşamın şekillenmesindeki yapay zekanın rolü üzerinde çalışan Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Hasan Kafalı, teknolojinin diğer bütün sosyal yaşam formlarını tehdit ettiğini belirtiyor. Yapay zeka ve din ilişkisini konu alan makalesinde Kafalı, yapay zekanın hayata giriş derecesine göre inanç ve ibadet pratiklerinde de farklılıklar görülebileceğini belirterek, “Din adamlarının yaklaşımları yeni mezhep, akım, cemaat türü grup ve toplulukların oluşmasına sebebiyet verebilir. Yapay zeka tüm insanlığın hizmetine sunacak şekilde programlanmalıdır” ifadelerini kullanıyor. Kafalı, öneri gerektiren konularda hüküm verebilmek için dini kurumların konuyu takip etme zorunluluğu bulunduğunu belirterek, dinin istismar konusu olabileceğinin unutulmamasını vurguluyor. Bu konuda din kurumları, üniversiteler ve toplulukların yapay zekanın getireceği yenilikler ve ortaya çıkarabileceği sorunlara karşı uygun cevaplar ve çözüm önerileri için ortak çalışmayla din dilini güncelleyip toplumun hizmetine sunması gerektiğini belirtiyor.
Alman ve Japon Robot Din Görevlileri Hizmet Vermeye Başladı
Almanya’nın Saksonya-Anhalt eyaletinin tarihi bir vilayeti olan Hessen-Nassau‘da bir Protestan kilisesinde ‘BlessU-2’ isimli bir robot rahip, öncelikle insanlara kadın sesiyle mi, yoksa erkek sesiyle mi kutsanmak istediğini soruyor. Wittenberg şehrinde de Protestan kilisesindeki ‘BlessU-2’ adlı robot rahibi kilisenin hizmetine sunularak Hristiyan dünyasında tekno-dindar robotların görevlerini sürdüreceği öngörülüyor. Japonya’nın Kyoto kentindeki ‘Minder’ isimli robot din görevlisi ise Kodaiji Tapınağı'nı ziyaret edenlere Buda'nın öğretilerini anlatıp çeşitli vaazlar veriyor. Çin’in başkenti Pekin’de ise Longquan tapınağında bulunan ‘Xianer’ adındaki robot keşiş, dua etmeye gelenlere birtakım ritüeller yaparak Budizm inancının temel öğretilerini aktarıyor. Robot, Budizm ile ilgili sorulara cevap verebiliyor.
Türkiye’de Robot Din Görevlisi Belli Sınırları Korumak Şartıyla Kabul Edilebilir
Akil Haber Ajansı’nın Din İşleri Yüksek Kurulu’nun Fetva Hattı vasıtasıyla görüştüğü görevliler, yapay zeka ile üretilen robotların belirli sınırlar içerisinde kalmak şartıyla bu robotların insanlara bilgi aktarmasında bir sakınca olmadığını belirtiyor. İmamın yaptığı gibi cemaate namaz kıldırma konusunda net bir fikir beyan etmeyen görevliler, İslamiyet dini için yapay zeka ile üretilen robotların sadece eğitim alanında faaliyet göstermesinin doğru olduğunu, İslam dininin ibadet sistemlerinde faydadan öte, dini değersizleştirmeye hizmet edebileceği için uygun bir yöntem olmadığını belirterek ibadet yöntemlerinde robotların kullanılmasının doğru olmadığını vurguluyor.
Dijital Dünyada “Yapay Zeka Tanrı” ve “Dijital Bir Din” Mümkün Olur mu?
‘Deusex Machina’ ismiyle dijital dünyada “dijital bir din” ve “yapay zeka tanrı” yaratmak için yola çıktığını iddia eden eski Google mühendisi Anthony Levandowski, “Dijital dünyada yapay zekanın tanrı olarak görüldüğü bir dinin başlaması bir zaman meselesi. Dijital bir din için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” açıklamasında bulundu. Bu “dijital din”in kurucusu olarak görülen Levandowski, projesini ‘Geleceğin Yolu’ olarak tanımlıyor. Çoğu uzman ise, robot din görevlisi tartışmalarının ötesinde, dijital dünyada bile olsa yeni bir din ve robot tanrı kavramına insanlığın henüz hazır olmadığını düşünüyor.
Robot Hegemonyasında Yeni Dünya
Robot din görevlilerin çeşitli ülkelerde çalışmaya başlamasıyla birlikte dünyada dini ritüellerde yapay zekanın kullanımı tartışmaları devam ediyor. Yazılım konusunda uzmanlaşmış bir mühendis ise, teknolojiyle birlikte iyice gelişen robotların tüm hayatı ele geçireceği vurgusunu yapıyor. Hassas bir konu olduğu gerekçesiyle ismini gizli tutmak isteyen mühendis, ‘yeni dünya’ diye adlandırılan dönemde robotların insanların inanç sistemlerini de ele geçireceğini düşünüyor. Bugünkü ortamda robot imam ve robot din görevlisi gibi kavramlara sıcak bakanlardan daha fazla, robotlara güvenmenin mümkün olmadığını söyleyenler bulunuyor. Ancak robotların egemen olmaya başladığı günlük yaşantıda, gelecekte insanların inanç sistemleri üzerinde nasıl bir etkisinin olacağı da merak konusu.
Haber: Emre Gürlemiş
Son güncelleme: 14.03.2023 00:35:56